Yaklaşık on iki yıl önce 2000 yılında, 28 Şubat sürecinde muhacir olarak bulunduğum Almanya’nın Duisburg şehrinde şiir formunda yazdığım, ancak yayınlamadığım 300 sayfalık “Hicrette Muhasebe” kitabından, gündeme uygun yeni bir alıntıyı, güncel küçük ilaveler yaparak, futbol fanatizminin zirve yaptığı bir günde paylaşmak istedim. Ezenler, Ezilenleri Modern Putlarla Oyalar Ülkedeki zulümlerin kanıksanması hedeflendi Yapılan zulüm, sömürü, sorgulanmasın istendi Çok tedbirler alındı, mazlumları uyutmak için Hep manipülasyon yapıldı, halkı susturmak için Bu sebeple, muhalefet bölünüp, parçalandı Taraflar kışkırtılarak, düşmanlık kamçılandı Bazen bu oyun, muhalifi böl yönet fitnesiydi Bazen de, kitlenin afyonu putçuluk sevgisiydi Medyaca pompalandı, sapkın “tele vole” kültürü Kitleler aldatılıp, kamufle ...
Devamı »Zalimliği Tartışılmaz Olan Sistemin Kuruluş Yıldönümünü, Bayram Olarak Kutlama Çelişkisi
“Halkına zulmeden sistemin kuruluş yıldönümünü, değişim sürecinde bile bayram olarak kutlamaya devam etmek, hem ibretlik bir çelişki, hem de halka saygısızlık değil midir?” Mehmet Pamak, yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Bugün yine 29 Ekim, her yıl olduğu gibi bayram olarak kutlanıyor. Neden bayram yapılıyor? Çünkü, cumhura (halkına) dünyanın hiçbir yerinde yaşanmayan zulümleri yaptığı halde adına “Cumhuriyet” denilmiş egemen rejimin 88 yıl önce kurulmasının yıldönümü olduğu için. Halkının çok büyük ekseriyetinin İslami ve etnik kimliğine, tesettürüne, örfüne, kültürüne ve değerlerine savaş açmış, “kurtuluş savaşı” olduğu iddia edilen ama “kurtarmayan savaş”ta kovulduğu söylenen emperyalist devletlerin seküler sapkın kültürünü, Türk ulusalcısı Kemalizm ...
Devamı »Çocuk Zihinlere Yönelik İdeolojik İşgal Devam Ediyor…
Resmi ideoloji kıskacında “öğütüm” mekanizması, yeni dönem için yine işlemeye başladı. Laik demokratik cahiliye kültürü ve seküler paradigmanın ürettiği şirk dini, tevhid dinine karşı savaşmaya ve zihinleri işgal edip, ruhları kirletmeye, fıtratları bozup insanı kendine ve Rabbine yabancılaştırma işlevi görmeye devam ediyor.
Devamı »Geçmişten Günümüze Mesajlar
1999 – 2000 yıllarında muhacir olarak bulunduğum Almanya’nın Duisburg şehrinde, geçmişime yönelik sorgulama sadedinde şiir formunda kaleme aldığım, yaklaşık 300 sayfa tutan tespit, özeleştiri ve umuda yönelik mısralarımdan, gündeme uygun olan bir bölümünü daha, ibret olması amacıyla kardeşlerimle paylaşmak istedim. O günkü halim O gün; laik, devletçi, Türkçü, tarikatçıydım Ve hep itibar gördüm, sistemin baş tacıydım Ulusçulukla yer aldık yanında, “kutsal devlet”in Bölücülük yaparak vebaline girdik “millet”in Türkçülüğü hak görüp, hep saldırdık “öteki”ne Bir oyunla hizmet ettik, düzenin pis taktiğine Türkçü çizgide teşvik gördüm, hep alkışlandım Parlamenterdim, MHP’de genel başkandım “Muhafazakâr Parti”ydi, MHP’nin ilk adı Kurucu başkan olmamsa, “Başbuğ”un bir ...
Devamı »Batılılaşma ve Resmi İdeolojinin İflası
Yaklaşık on bir yıl önce 2000 yılında, 28 Şubat sürecinde muhacir olarak bulunduğum Almanya’nın Duisburg şehrinde şiir formunda yazdığım “Hicrette Muhasebe”den gündeme uygun yeni bir alıntıyı paylaşmak istedim. Ordu batıcı, önder inanmış pozitivizme Şeriat düşmanı “inkılâp”, yol açtı Kemalizme Atatürk ilkeleri dayatıldı, anayasada Bu “değiştirilmez” dogmalar, sebep oldu fesada Aslında ilke ve inkılâplar, doğmadan ölmüştü Şapka itibarsızdı, anayasada korunmuştu Herkes şapka taksın diye, çok canlara kıydılar Sonra şapkayı terk edip, müzeye kaldırdılar Sözde “inkılâp”la kaldıran, şu “paşa” lâkâbını “Paşa” demeye devam edip, yedi inkılâbını “Tekke- tarikat” kapatıldı, bir sözde inkılâpla MGK ve devlet ...
Devamı »Batıcılar, Medeniyet Değiştirip, İslam’la Savaştılar
999-2000 yıllarında Almanya’da muhacirken şiir formunda kaleme aldığım ve henüz yayınlanmamış olan “Hicrette Muhasebe” kitabından gündeme uygun yeni bir alıntı. Medeniyet değiştirme projesi uygulandı Batı aşkı, taklit ruhu sürüyor, “Tanzimat”tan beri Taklitçi kadrolar, ülkeyi, sürekli götürdü geri Sultan Selim ve Mahmut, batıcılıkta öncüydüler Halk nezdinde, “Gâvur Padişah” adıyla ünlüydüler Sultanlar Batıyla yön verdi, kültür ve eğitime Mülkiye, Tıbbiye, Harbiye, yöneldi pozitivizme Batıcı evreler, “Tanzimat”, “Islahat”, “Meşrutiyet” En kanlı, en radikal aşama, “ laik Cumhuriyet” Bu süreçte kalmadı bir şey, özgün kimlik, kültürden Bozulma zirvesi “Cumhuriyet”, son darbeyi indiren Seküler modernlikten yana, karşı çıktılar Hakk’a Kültür, medeniyet değişimi, zillet getirdi halka ...
Devamı »28 Şubat Darbesi ve İrtica Yaygarası
28 Şubat darbesi sürecinde, Almanya’da muhacir olarak bulunduğum dönemde, şiir formunda kaleme aldığım “Hicrette Muhasebe”den gündeme uygun bir alıntıyı, hatıra olarak paylaşmak istiyorum. Halkın parasıyla alınan silahları ve tankları Sürdüler halk üstüne, kalmadı işgalciden farkları Hukuk tepelendi, halkın silahıyla vuruldu halk İslami kimlik, hayat ve değerlere saldırdı tank Utanmadılar halkın silahını halka çevirmekten Halkın seçtiği hükümeti, zulümle devirmekten Kendi anayasalarını çiğneyip darbe yaptılar Halkı putlarına kurban edip, Kemalizme taptılar “İrtica”ya karşıydı, yirmi sekiz Şubat darbesi Hortumcu medya, bu zulmün en büyük destekçisi “İrtica”sembolü, başörtü, İHL, Kur’an kursuydu İslam’ın tebliği ve namaz bile, suç unsuruydu Aslında “irtica”, ...
Devamı »Darbeler Cumhuriyeti
Yaklaşık 9 yıl önce Almanya’da muhacirken, şiir formunda yazılmış ve henüz yayınlanmamış “Hicrette Muhasebe” kitabımızdan gündeme uygun bir bölümü paylaşmak istiyorum. Savaş sonu ülkede, örgütlü tek yapıydı ordu Bu yüzden yeni devlete, ordu damgasını vurdu Pozitivist Osmanlı paşaları, devleti kurdu Saltanat sürdü, tahta batıcı paşalar oturdu Yeni sultan bürokratlar, modern ve “çağdaş”tılar Emperyalistlerle, aynı kültürü paylaştılar Halkı gerici sayıp, “başöğretmenlik” tasladılar Sistemi seküler kültüre, Batı’ya yasladılar Statüko için karşıydılar, hak ve özgürlüğe İdeolojik dogmatizim, sebep oldu körlüğe “Biz bu cumhuriyeti, kanla, irfanla kurduk” dendi Kan, zulüm evet, ama “irfan” sürekli tepelendi İrfanı, Hak bilgiyi, ...
Devamı »Ekonomik Zulüm
Ardı ardına yazdığımız uzun yazıların yorgunluğundan sonra, şiir formuyla biraz nefes alalım diye, Almanya’da muhacirken bu formda yazdıklarımdan bir bölümü daha sizlerle paylaşmak istedim. Özellikle bütçede emekçiye yapılan küçük zammın hayal kırıklığı yarattığı, işsizliğin yaygınlaştığı ve halkın sırtından aktarılan rantlarla, hortumlarla beslenen sermaye oligarşisinin egemenliğinin hâlâ sürmesine rağmen, kiminin büyük vergi kaçakçılığının gündeme geldiği, kimininse başka ülkelerden sığınma hakkı istediği bu süreçte, ülkemizde 85 yıldır egemen olan ekonomik zulüm üzerine 9 yıl önce yazdığım mısraları paylaşarak bu konuları da düşünelim istedim. Tabii daha evvel anlaştığımız gibi, sanat beklentisi olanlara, zahmet edip şiir formunda yazdıklarımızı okumamaları uyarımızı bir daha yapmış ...
Devamı »Türkiye’de Kürtlere Yapılanlar, Kürdiye’de Türklere Yapılsaydı Ne Olurdu?
“Kürt Sorunu Nasıl Oluştu?” başlıklı yazımıza, kendisini İslam’a nispet edenlerden gelen, hak etmediğimiz ölçüde suçlayıcı kimi tepkiler ve Türkçü MHP’nin Kürt sorununa çözüm çabaları karşısında ortaya koyduğu ırkçı, faşist tavır ve söylemler sebebiyle, bu kesimler de belki düşünürler diye tersinden bir örnekle sorunu bir daha ortaya koymak gereğini duyuyorum. Ayrıca “Ezilenler Ezenlerini Taklit Ediyor, Kürt Kemalistler Kürt halkını sekülerleştiriyor” başlıklı yazımıza gelen, yanlış anlamaya ya da eksik ve yanlış değerlendirmeye dayalı olabileceği intibaı veren kimi tepkiler sebebiyle de laik Kürt muhalefetinin konumunu ve bizim eleştirilerimizin ekseninin ne olduğunu, belki bu sefer anlatabilirim umuduyla, bir daha değerlendirmek istiyorum. Bu sebeple, bu ...
Devamı »Bizim Ülkemiz
Almanya’da muhacir olduğum 1999-2000 yıllarında gerçekleştirdiğim geçmişime dair sorgulamayı ve yaptığım mücadele sonucunda başıma gelenleri daha özlü bir biçimde bir de şiir formunda anlatayım diye yazdıklarımdan bazı bölümleri daha paylaşmak istiyorum. 16.08.2000-Duisburg Bu ülke bizim Bizim memleketimiz Bu topraklar bizim Dedemizden emanetimiz İslam toprağıdır ülkemiz emperyalistlerce gasp edilen Bizim mazlum halkımız Pozitivizme peşkeş çekilen Bizim ülkemizde Fitne fesad şirk egemendir günümüzde İslami kimlik ibrazı suç. İslam’ın şeriatı mahkum. Sürekli ezilen, bir ülke dolusu mazlum. Müslümanlar ve tüm mazlumlar mahrum temel hak ve özgürlüklerden Öz vatanında insanca, Müslüman’ca hayat sürmekten Batıl düşünce ...
Devamı »Irkçı Zulüm ve Adil Çözüm
Daha önce de ifade ettiğim üzere, on yıl önce muhacir olarak bulunduğum Almanya’da, meramımı daha özlü ifadelerle ortaya koymak, uzun makale ve kitaplara vakit ayıramayanlara bir kolaylık sağlamak üzere şiir formunda kaleme aldığım yayınlanmamış kitabımdan, güncele cevaplar vermeye devam etmek ve sıcak gündem olan Kürt sorunu konusunda, on yıl önce şiir formunda yazdıklarımı paylaşmak istiyorum. Irkçılığı yaydılar, Türkçülüğü dayatarak Hep bölücülük yaptılar, halkları kışkırtarak Ümmetleşmiş Kürt’ü, Türk’ü, ayırıp da zalimce İslam’ı dışlayıp, kardeşliğe kıydılar, haince Bu halklar, yüzyıllarca kardeşti ümmet bilinciyle Ulusçu, birliği böldü, İslam’a olan kiniyle “Anâsırıl İslam”dan bahsettiler, savaştan önce Kürt’ü, Türk’te eritmek istediler, savaş bitince Önce “Kürt-Türk ...
Devamı »Suçumu Seviyorum
1999-2000 yıllarında Almanya’da muhacir olarak bulunduğum süreçte yaptığım geçmişe dair sorgulamayı, daha özlü bir biçimde bir de şiir formunda anlatayım diye yazdıklarımdan daha önce bahsetmiş ve bazı bölümlerini de burada paylaşmıştım. İşte bu yayınlanmamış olan kitaptan başka bazı bölümleri daha, güncelliği nedeniyle paylaşmak istiyorum. Gelin, Tağuti Sistemi Tahlil Edelim Kuruluş Bazıları savundu, şu Amerikancı “manda”yı “Devrim”yapan ise, batıya verdi tüm kumandayı Yunan’la savaşıp, “yedi düvelle savaştık” dendi İngiliz’le işbirliği, böyle gizlenmek istendi Çok kan döküp geçilmişken Çanakkale boğaz yolu Neden sessiz ve savaşsız terk ettiler İstanbul’u? Hilafet ve İslamı dışlamak, şart koşuldu onlara İngiltere, Fransa, İtalya ile uzlaşanlara Onlar ise ...
Devamı »Geçmişi Düşünüp Halimi Sorguladım
1999 – 2000 yıllarında muhacir olarak bulunduğum Almanya’nın Duisburg şehrinde, geçmişime yönelik sorgulama sadedinde şiir formunda kaleme aldığım, yaklaşık 300 sayfa tutan tespit, özeleştiri ve umuda yönelik mısra ya da satırlarımdan bazılarını, hâlâ güncelliğini koruyor olmasını da dikkate alarak, ibret olması amacıyla okuyucularımla paylaşmak istedim. Yayınlanmamış bu kitabın girişine şu notu düşmüştüm Kendi serüvenimi yazdım, “kimse kızmasın” bana Belki de ibret olur, aynı konumda bulunana Tarihe tanıklık, vahye şahitlik bu, gür sesle Bilgiler ve belgeler aktarmak gelecek nesle Geçmişi, hali, kendimi ve ülkemi sorguladım Muhacirdim, zaaf ve sorunlara çözüm aradım Serüvenimle ayna tuttum, her kesimin haline Kur’an’la yön versin diye, ...
Devamı »Çocuklarıma Ve Torunlarıma Vasiyetimdir!
Avrupa’da muhacir olduğum 2000 yılında torunum Sümeyye’nin doğumu vesilesiyle duygularımı ve umutlarımı şiir formunda yazarak çocuklarıma ve torunlarıma göndermiştim. Bugün Abdurrahman ve Burçin Çeliker kardeşlerimizin ikiz çocukları dünyaya geldiğinde, bu duygularımı bir daha hatırladım. Ve o gün şiir formunda yazıya döktüğüm, bugün hala güncelliğini koruyan duygu ve umutlarımı, vahye uygun bir hayat yaşamalarına dair dualarım ve hayır temennilerimle, genelde bütün kardeşlerimizin çocuklarına ve özelde Çeliker kardeşlerimin çocuklarına (hepsi de torunum mesabesinde olan tüm çocuklara) armağan sadedinde paylaşmak istedim. ÇOCUKLARIMA VE TORUNLARIMA VASİYETİMDİR Mart 2000’de Duisburg-Stutgart arasında bir tiren yolculuğu sırasında yazıldı Hoş geldin torunum, hoş olmayan dünyaya Üzülme, bakıp da, ...
Devamı »Bizim Marşımız
29.04.2000 tarihinde Duisburg-Amsterdam arasında trende yazıldı Müslümanlar hep uyandık, özgün kimlik kazandık Yolumuzu kaybetmiştik, gün geldi hatırladık Engelleri aşa aşa, kaynaklara ulaştık Biz Kur’an’la ve Sünnetle, yeniden kucaklaştık Biz Allah’a teslim olduk, Kur’an’la bilinçlendik Rabbimize ordu olduk, şirke, küfre direndik Peygamberi örnek aldık, sünnetine bağlandık Adalet ve Tevhid için, zorluklarla sınandık Vahye uymak yasaklandı, tağuta karşı koyduk İslami kimliği biz, küfre karşı savunduk Özgürlük ve hak yolunda, her zulme göğüs gerdik Ölüm, zindan ve hicretle, imtihana çekildik “Kur’an, Sünnet” emaneti, rehber bize her yerde Ehli beyt’in ve Ashab’ın, sevgisi yüreklerde Sorumluluk, omzumuzda, davetçi mü’minlerde Kur’an nesli inşa için, inkılâp zihinlerde ...
Devamı »Zincirleri Kırmalıyız
Köpekler serbest bırakıldı, bağlanıp da taşlar Büyük zulümle koparıldı, nice mâsum başlar Seküler zincire vuruldu, Kur’an ve Müslüman Tehdit ve düşman ilan edildi, tevhidi iman Kur’an; camide mahkum, Diyanet; sanki gardiyan Aydınlığı karanlık kuşattı, toplumu tuğyan Allah’la aldatıldı halk, şirke bulaştı iman Yaygınlaştı dinde tahrifat, ruhlarda isyan İslâmi hayat; eğitim, hicap, cemaat yasak Okul; tek tip cahiller üreten seküler tuzak Öğretmen; seküler rahip, okul; sanki tapınak Çocuk zihinler işgal edildi, korkutularak Kutsala karşı üretildi, seküler kutsallar Tarih diye yutturuldu, uydurulmuş masallar Kemalizm din sayılarak, devlet ilah yapıldı Devlete ve kurucusuna törenlerle tapıldı Fıtrat kirlendi, insan kuşatıldı resmi dinle Uyanıp sorgulamasın ...
Devamı »Özgürlük
Özgürlük İnsani Ve fıtri bir arayış Tağutlardan ayrılış Hemcinsin tahakkümünden kaçış Kula kulluktan arınış Ve tek Rabb’e kulluğa varış İnsana Serbest iradeyle sunulan imkan Sorumluluk ve imtihan ölümün hayatın yaratılması İnsanın dünyada sınanması Ve güzel amellerde yarışması Zalimler zorbalar ve nevadan ilahlar hep kendine kulluğa zorlar Hakları, Özgürlükleri yok ederek şahsiyeti ve onuru ezerek köleleştirirler insanı zulme bulaştırarak imanı Sorumluluk Allah’a nefsine ve doğaya yönelik insandan istenen bir yükümlülük Böyle olgunlaşır özgürlük İste insan bu sorumluluk duygusundan soyutlanırsa bir an o zaman oluşur tuğyan ve özgürlük ayırt edilmez azgınlıktan İnsanın serüveni Ya korur temiz fıtratı ahseni takvimi ve takip eder ...
Devamı »